T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

FAO İLE TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI İŞBİRLİĞİYLE BALIKLAR İÇİN ALTERNATİF YEMLER VE MAKRO ALG YETİŞTİRİCİLİĞİ ÇALIŞTAYI DÜZENLENDİ.

Yayın Tarihi : 5.01.2023

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti tarafından finanse edilen FAO-Türkiye Gıda ve Tarım Ortaklık Programı (FTPP II) kapsamında "Orta Asya, Azerbaycan ve Türkiye'de Sürdürülebilir Balıkçılık ve Su Ürünleri Yönetimi Kapasite Geliştirme Projesi (FISHCap)" uygulanmaktadır. Bu projenin hedef ülkeleri Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkiye, Türkmenistan ve Özbekistan'dır.

 

FISHCap projesinin ulusal etkinlik faaliyetleri içinde yer alan 2022 ile 2023 yılları içinde "öncelikli proje çıktılarında ulusal düzeyde teknik uzmanlık elde etmek için proje yararlanıcı ülkelerdeki ulusal düzeydeki faaliyetler" adı altında planlanmıştır. Her hedef ülkenin ülkesel bazda gelişimini ve farkındalığı artırmak adına ülkelerin talepleri doğrultusunda FAO ve Türkiye tarafından 3 Şubat 2022 yılında düzenlenen II. Proje Değerlendirme Toplantısında karara bağlanmıştır.

 

Bu çerçevede 20-21 Aralık 2022 tarihleri arasında Bodrum/Türkiye'de "Su Ürünleri Yetiştiriciliğinde Karnivor Balıklar İçin Alternatif Yemler ve Makro Alg Yetiştiriciliği" konulu çalıştay düzenlenmiştir.

 

Açılış konuşmaları; Su Ürünleri Yetiştiricileri ve Üreticileri Merkez Birliği adına Başkan Yardımcısı Sayın Özerdem MALTAŞ, Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi adına, Sayın Prof. Dr. Orhan Tufan EROLDOĞAN, FAO adına Balıkçılık ve Su Ürünleri Yetiştiriciliği Kıdemli Baş Sorumlusu Sayın Haydar FERSOY ve Bakanlığımız adına Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürü,  Sayın Dr. M. Altuğ ATALAY tarafından yapılmıştır.

 

Bu etkinlik sırasında, yem endüstrisi, hammadde tedarikçileri, üniversitelerden akademisyenler ve Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan politika yapıcılar dahil olmak üzere farklı paydaşlardan 50'den fazla katılımcı tarafından, 2023-2025 için su ürünleri sektörünün geleceği tartışılmıştır.

 

Bu çalıştayda, Türkiye odağında; etçil (karnivor) balık yeminde kullanılabilecek seçenek bileşenlerin gözden geçirilmesi, bu bileşenlerin geliştirilmesinde yöntem ve tekniklerin değerlendirilmesinin yanı sıra etçil balıkların yemlenmesinde kullanılacak balık yemlerinin geliştirilmesi ve bunların yetiştiricilikte en etkin ve ucuz biçimde kullanımı için teknik kapasite geliştirme ile balık yemi formülasyonu ve üretimi konularına yer verilmiştir.

 

Çalıştayın bir diğer bileşeni de su ürünleri yetiştiriciliğinde önemli bir yere sahip olan makro alglerdir. Makro algler, balık kas dokularındaki trigliserid ve protein miktarını arttırdığı, düşük yem oranına sahip olduğu, bağışıklık sistemlerini kuvvetlendirdiği ve ayrıca yüksek düzeyde sindirim sağladığı için balık tarafından çevreye daha düşük oranda azot bırakılmaktadır.

 

Yetiştiricilikte kısa, orta ve uzun vadeli hedeflere ulaşılmasında; canlının sağlığını, verimliliğini, ürünün kalitesi ve miktarını, organik atıkların çevre üzerine yaptığı etkinin payını, ayrıca üretim maliyetlerini de belirleyen ve etkileyen unsurların en başında besin ve besleme gelmektedir. Bu nedenle bu çalıştayda çevre-canlı-yem-bilgi-teknik-ekonomik etkenlerin en uygun şartlarda olması önemli ve gerekliliği vurgulanmıştır.

 

Endüstri için sadece yemek olarak değil, aynı zamanda yağ kaynakları için de fonksiyonel balık yemi sağlayacak potansiyel alg kaynakları da çalılştayın ikinci bölümünde  ele alınmıştır.  Bu bağlamda, farklı bilim insanları Türkiye'de alternatif yerel makro ve mikroalg ve bu alg kaynaklarının potansiyel kullanımları (yem katkı maddeleri, polimer üretimi vb.) tartışılmıştır. Sağlığı geliştirici ve alg omega-3 yağ kaynakları açısından yem içeriğinin tedarik zinciriyle başa çıkmak için fototrofik ve heterotrofik alg üretiminin endüstri ve hükümet tarafından desteklenmesi gerektiği konusunda açıkça hemfikir olunmuştur.

 

Ayrıca, çalıştaydaki temel konulardan biri, iklim değişikliğinin su ürünleri yetiştiriciliği üzerindeki etkileri, dolaylı olarak yem içerikleri üzerindeki etkileri ile su ürünleri ve yem içeriklerinin taşınmasından kaynaklanan karbon emisyonu konuları da tartışılmıştır.

 

Çalıştayın kapanış konuşmaları kapsamında ise;

• Üretim süreci için yaşam döngüsü değerlendirmesi dikkate alınması,

• İşlenmiş hayvan yem ürünlerinin kalite parametreleri ve düzenlemelerine ihtiyaç olduğu,

• Üretimin karbon ayak izi ile ilgili aksiyonlar sektör tarafından ele alınması gerektiği ve

•Deniz kaynaklarımızdan elde edilen fonksiyonel alternatif içerikler, yani farklı alg izolasyonlarının da  düşünülmesi gerektiğine vurgu yapılmıştır