​Genel Müdürlüğümüz koruması altındaki milli parklar ile tabiat parklarını bu yılın 8 ayında 41 milyon 438 bin 206 kişi ziyaret etti.

Ülkenizde bakir doğal yapılar ve ekosistemlerle bütünleşik halde yaşayan özgün tarihi ve kültürel dokunun bulunduğu, aynı zamanda çok çeşitli ekoturizm faaliyetlerine olanak sağlayan sahalar genel müdürlüğümüzce korunan alan olarak ilan ediliyor.

Geçen yıl koruma statüsü 628 olan alan sayısı bu yıl itibarıyla 633'e çıkarıldı. Genel Müdürlüğümüzce bu kapsamda, tabiatı koruma ve kullanma dengesi içinde insanların bu bölgelerle iç içe yaşamalarına imkan sağlamak amacıyla ülke genelinde 48 milli park, 261 tabiat parkı, 31 tabiat koruma alanı, 113 tabiat anıtı, 85 yaban hayatı geliştirme sahası, 14 Ramsar alanı, 59 ulusal önemi haiz sulak alan ve 22 mahalli öneme sahip sulak alan ilan edildi.

Bu alanları, bu yılın 8 aylık döneminde 41 milyon 438 bin kişi ziyaret etti.

BU YIL EN ÇOK MARMARİS MİLLİ PARKI ZİYARET EDİLDİ

Bu yılın ocak-ağustos döneminde korunan alanlar içinde Muğla'daki Marmaris Milli Parkı, 5 milyon 993 bin 32 kişiyle en çok ziyaretçi ağırlayan yer oldu.

Antalya'daki Beydağları Sahil Milli Parkı 5 milyon 357 bin 237 ziyaretçiyle ikinci, Kocaeli'deki Ormanya Tabiat Parkı 3 milyon 402 bin 881 ile üçüncü sırada yer alırken, Gaziantep'teki Burç Tabiat Parkı 2 milyon 133 bin 130 ziyaretçiyle dördüncü oldu.

Bu parkları 2 milyon 131 bin ziyaretçiyle Bursa Uludağ Milli Parkı, 2 milyon 107 bin ziyaretçiyle Konya Beyşehir Gölü Milli Parkı, 1 milyon 534 bin ziyaretçiyle Trabzon Uzungöl Tabiat Parkı, 1 milyon 436 bin ziyaretçiyle Balıkesir Ayvalık Adaları Tabiat Parkı, 1 milyon 145 bin ziyaretçiyle Aydın Dilek Yarım Adası ve Büyük Menderes Milli Parkı ile 680 bin ziyaretçiyle Rize Kaçkar Dağları Milli Parkı izledi.

Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, konuya yönelik değerlendirmesinde, doğal yaşamın korunması ve sürdürülebilirliğinin sağlanmasının en önemli öncelikleri arasında bulunduğunu dile getirerek, doğayı korumanın geleceği korumak anlamına geldiğini söyledi.

Orta kuşak coğrafyasındaki Türkiye'nin, deniz seviyesinden başlayarak yaklaşık 5 bin metre yüksekliğe kadar değişken bir topoğrafyaya, farklı iklim koşullarına ve zengin bir bitki örtüsüne sahip olduğuna işaret eden Kirişci, "Doğal zenginliğin korunarak sürdürülmesi, ülkemizin bu alandaki ayrıcalıklı konumunu güçlendirecektir." dedi.

Cezbedici özelliğe sahip bu alanların korunması ve yönetilmesinin Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün sorumluluğunda olduğunu anımsatan Kirişci, şunları kaydetti:

"Sayın Cumhurbaşkanı'mızın talimatları doğrultusunda 'dünyada doğa turizminde ilk 5 ülke içerisine girme' hedefi doğrultusunda DKMP Genel Müdürlüğümüzce çalışmalar gerçekleştirilmektedir. 2019 yılında düzenlenen 3. Tarım Orman Şurası'nda 'TOB-26 Doğa Turizmi potansiyelimizin ortaya çıkarılarak doğa turizminde uluslararası marka haline gelinmesi' bir eylem olarak belirlenmiştir."

Bakan Kirişci, ortaya konulan eylem planı çerçevesinde hazırlanan projelerin büyük bir kısmının hayata geçirildiğini belirterek, "Her mevsim ayrı bir güzelliğe sahip milli parklarımıza, tabiat parklarımıza, milletimizin gösterdiği teveccühün her geçen yıl artmasından büyük memnuniyet duymaktayız." ifadesini kullandı.