T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

“TÜRKİYE'DEKİ KARASAL ORTAMLARDA VE İÇ SULARDA İSTİLACI YABANCI TÜRLERİN TEHDİTLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ PROJESİ TEORİDEN PRATİĞE SEMPOZYUMU” İZMİR’DE BAŞLADI

Yayın Tarihi : 10.08.2022

Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğümüz tarafından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinasyonluğunda yürütülmekte olan "Türkiye'deki Karasal Ortamlarda ve İç Sularda İstilacı Yabancı Türlerin Tehditlerinin Değerlendirilmesi Projesi" faaliyetleri kapsamında düzenlenen "İstilacı Yabancı Türler Tehdidi: Teoriden Pratiğe Sempozyumu" İzmir'de başladı.

Sempozyuma Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanvekili/İzmir Milletvekili Hasan Kalyoncu, DKMP Genel Müdürü Mustafa Tuğrul Şahin, DKMP Genel Müdür Yardımcısı Akif Günkut, , Hassas Alanlar Daire Başkanı Mehmet Özdemir, Yaban Hayatı Daire Başkanı Hüseyin Gökçe Meşe, DKMP 4. Bölge Müdürü Adil Şencan, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin yanı sıra konuyla ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından uzmanlar katılım sağladı.

Sempozyum açılışında bir konuşma yapan DKMP Genel Müdürü Mustafa Tuğrul Şahin; Genel Müdürlüğümüzün görevlerini hatırlatarak "Tabiatın korunmasına yönelik politikalar geliştirilmesi amacıyla çalışmalar yapmak, korunan alanların tespiti, milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatı koruma alanları, sulak alanlar ve biyolojik çeşitlilik ile av ve yaban hayatının korunması, yönetimi, geliştirilmesi, işletilmesi ve işlettirilmesini sağlamanın" bu görevler arasında olduğunu ifade etti. Şahin konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu çerçevede, Genel Müdürlüğümüz tarafından Birleşmiş Milletler (BM) Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi odak noktalığı ve ulusal koordinasyon hizmetleri yürütülmektedir. Ayrıca, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğümüz; doğal alanların, türlerin, ekosistem ve habitatların korunması ve sürdürülebilir yönetimi amacıyla imzalanmış olan CITES Sözleşmesi, Ramsar Sözleşmesi, Barselona Sözleşmesi, Bern Sözleşmesi, Bükreş Sözleşmesi, Avrupa Peyzaj Sözleşmesi, Mücavir Atlantik Deniz Bölgesi, Akdeniz ve Karadeniz'deki Deniz Memelilerinin Korunmasına Dair Anlaşma (ACCOBAMS) gibi ülkemizin çevre konusunda taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin ve aynı zamanda IUCN (Uluslararası Doğayı Koruma Birliği) Türkiye'deki "Odak Noktası" olması sebebiyle ülkemiz adına büyük bir uluslararası sorumluluğu da başarı ile yerine getirerek küresel doğa koruma faaliyetlerine önemli katkılarda bulunmaktadır. Tür ve habitat açısından zengin olan alanları korumak ve geleceğe taşımak en önemli görevlerimizdendir.

Genel Müdür Şahin konuşmasında Genel Müdürlüğümüzün, milli park, tabiat parkı, yaban hayatı geliştirme sahası, sulak alan gibi doğal, kültürel ve tarihi kaynakların yanı sıra  zengin biyolojik çeşitlilik içeren sahaları ile ülkemizin en önemli korunan alan belirleme ve yönetim otoritesi olduğuna vurgu yaparak; "korunan alanların iklim değişikliği, kirlilik, aşırı kullanma, yapılaşma gibi olumsuz baskılarla birlikte istilacı yabancı türlerden de olumsuz etkilenmektedir" dedi.

Genel Müdür Şahin; "bu kapsamda Genel Müdürlüğümüzce yürütülen, "Türkiye'deki Karasal Ortamlarda ve İç Sularda İstilacı Yabancı Türlerin Tehditlerinin Değerlendirilmesi IPA-II Projesi" ve "Önemli Denizel Biyoçeşitlilik Alanlarında İstilacı Yabancı Türlerin Tehditlerinin Değerlendirilmesi GEF-VI Projesi" Projelerimizle; karasal ve iç su ekosistemleri ile deniz ekosistemindeki yerli türlere, tabiata, ekonomiye ve insan sağlığına zarar veren istilacı yabancı türlerin belirlenmesi, girişlerinin engellenmesi, kontrol edilmesi, olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi ve bu türlerin yönetilmesinin   hedeflendiğini" söyledi.

3 gün sürecek olan sempozyum ile akademisyenler ve ilgili kamu personeli arasında Türkiye'deki karasal ortamlarda ve iç sulardaki istilacı yabancı türler hakkında bilimsel bilgi birikimi paylaşılacak olup ilerleyen çalışmaların yol haritası belirlenebilecek.