T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

SU YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRÜ SAYIN AFİRE SEVER BENGÜ TÜRK TV’DE CANLI YAYIN KONUĞU OLDU

Yayın Tarihi : 28.03.2024

Su Yönetimi Genel Müdürü Sayın Afire SEVER, Bengü Türk TV'ye canlı yayın konuğu olarak katıldı. Programda suyun insan sağlığı, tarım, sanayi ve kentleşme için ne denli hayati bir kaynak olduğuna dikkat çekildi.

Genel Müdürümüz Sayın Afire SEVER konuşmasına, geçtiğimiz günlerde kutlanılan
22 Mart Dünya Su Günü'nden bahsederek başladı. Su vatandır, su hayatımızın temelidir vurgusu ile konuşmasına devam eden Sayın SEVER “Nüfus arttıkça su tüketimimiz de artmaya başladı. 22 Mart Dünya Su Günü olarak kutlanır. Çünkü su, yaşamın vazgeçilmez bir parçasıdır, ikamesi olmayan bir kaynaktır. Tarih boyunca, tüm medeniyetler suyun kenarında kurulmuştur ve suyun yok olmasıyla medeniyetler yok olmuştur. Su barışı ve medeniyeti getirir, kalkınmayı sağlar. 1993'ten bu yana Birleşmiş Milletler, 22 Mart'ı Dünya Su Günü olarak kabul ederek, suyun önemini vurgulamak için çeşitli temalar altında farkındalık oluşturmayı amaçlamıştır. Ülkemizde su kaynaklarının önemini anlayarak çeşitli platformlarda su konusunu ele almaktadır. Ancak su zengini bir ülke olarak algılanan Türkiye, su stresi altındadır. Nüfus artışı ve iklim değişikliği gibi faktörler, su kaynaklarının azalmasına ve su stresinin artmasına neden olmaktadır. Bu nedenle, suyun bilinçli ve sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi önemlidir." dedi.

SU, GIDA GÜVENLİĞİNİN VE TARIMSAL ÜRETİMİN TEMİNATI

Suyun gıda güvenliğinin teminatı olduğunun, tarımsal üretim ve sürdürülebilir kalkınma için gerekli olduğunun altını çizen Sayın Afire SEVER; Akdeniz Havzası'nda yer alan ülkelerin iklim değişikliği etkilerinden önemli ölçüde etkilendiğini, buharlaşma artışı ve yağış rejimindeki değişimlerin su kaynaklarının azalmasına neden olduğunu ve tarımsal üretimi tehdit ettiğinden dolayı suyun verimli kullanımının elzem olduğunu belirtti.

Genel Müdürümüz Afire SEVER, sözlerine şöyle devam etti:

“İklim değişikliği etkileri nedeniyle gelecekte kriz yaşamamak için uyum kapasitemizi artırmamız gerekiyor. Tüm dünya ülkeleri, iklim değişikliğinin etkilerini hissediyor. Özellikle Ortadoğu ve Akdeniz Havzası'nda bulunan ülkeler, iklim değişikliğinin etkilerinden en çok etkilenecek ülkeler arasında yer alıyor. Bu etkiler, yağış rejimindeki değişikliklerle ortaya çıkıyor; bazen taşkınlarla, bazen de kuraklıkla karşılaşıyoruz. Ülkemizin bilimsel raporlar ışığında kırılgan bir yapıya sahip olduğunu görüyoruz. Ülkemizde 2030-2050-2070-2100 yıllarında özellikle buharlaşmanın artmasıyla birlikte sıcak günlerdeki artışlar, su kaynaklarının azalmasına neden olacak.

Bununla beraber tarımsal üretimi gerçekleştirmemiz lazım. Tarımda sulama işlemleri, suyun etkin kullanılması için kritiktir. Modern sulama teknikleri ve planlamaları, suyun daha verimli kullanılmasını sağlar. Suyu merkeze alan çalışmalar kapsamında yağmurlu sulama yaptığınız zaman %65, damlama sulama sisteminde ise bu oran %70'lerin üzerine çıkıyor. Sulama aralığı da oldukça önemli. Gece sulaması, buharlaşmanın az olduğu dönemde suyun bitkiyle temasını sağlayarak sulama verimini artırır. Tarımın geleceği ve gıda güvenliği için suyun etkin kullanımı ve modern sulama tekniklerinin uygulanması gerekmektedir. Bu yönde başta Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere tarım alanında çalışmalar yapılmakta ve çiftçilere destek verilmektedir. Yine Tarım Cebimde Uygulamasına Su modeli de eklendi, çiftçilerimiz oradan faydalanabilir." ifadelerini kullandı. ​


SU VERİMLİLİĞİ İÇİN MEVZUAT ÇALIŞMALARI VE SAHA ÇALIŞMALARI YAPILIYOR

Sayın Cumhurbaşkanımızın eşi Sayın Emine ERDOĞAN Hanımefendinin himayelerinde başlatılan Su Verimliliği Seferberliği, Sayın Bakanımız İbrahim YUMAKLI Beyefendinin öncülüğünde hızla devam ediyor. Bu çerçevede, su verimliliği için mevzuat çalışmaları yapılıyor ve saha çalışmaları gerçekleştiriliyor.

Ülkemizin coğrafi konumu nedeniyle iklim değişikliğinden en fazla etkilenen ve artan bir nüfusla karşı karşıya olan bir ülke olduğunu ifade eden Genel Müdürümüz Sayın SEVER “Su tarımda, endüstride, bireysel uygulamalarda kullandığımız önemli bir kaynaktır ve verimli kullanılmalıdır. Seferberlik kapsamındaki çalışmalarla, iklim değişikliğine uyum kapasitemizi artırarak su kullanım kültürünü yaygınlaştırmak maksadıyla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Böylece suya olan talebi karşılayarak ülkemizin kırılgan yapısını güçlendirmeyi hedefliyoruz." diye konuştu.​


TOPLUMSAL FARKINDALIK OLUŞTURMAK İÇİN ÇEŞİTLİ ETKİNLİKLER DÜZENLENİYOR

Su Yönetimi Genel Müdürü Sayın Afire SEVER “Geçtiğimiz yıl ve bu yıl içinde de Milli Eğitim Bakanlığı başta olmak üzere birçok kurum ve kuruluşla işbirliği içindeyiz. Özellikle, öğretmenlerimizin ve çalışma arkadaşlarımızın desteğiyle eğitim turları düzenliyoruz. Okulları ziyaret ediyor ve gençlerle su verimliliği konusunda bilinçlendirme faaliyetleri gerçekleştiriyoruz. Bunun yanı sıra, Sanayi Bakanlığı ile su verimliliği için bir protokol imzalandı. Sanayi sektöründe suyun verimli kullanımı için çeşitli sektörlerde çalışmalar yürütüyoruz; gıda, tekstil, metal ve kimya sektörlerini kapsayan 152 tane rehber doküman hazırladık. Organize sanayi bölgelerinde geri dönüşüm sistemleriyle su kayıplarını minimize etmeyi hedefliyoruz. Ayrıca, belediyelerimize su projeleri konusunda destek veriyor ve iyi uygulamaların paylaşılmasını sağlıyoruz. %32 olan su kayıp oranını azaltarak %25'e düşürmeyi hedefliyoruz.

İlave olarak, suyun etkin kullanımı ve kayıpların azaltılması konusunda toplumsal farkındalık oluşturmak için çeşitli etkinlikler ve projeler düzenliyoruz. Bu çabalarımızın amacı, su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak ve suyun daha etkin bir şekilde kullanılmasını teşvik etmektir. İklim değişikliği ve su kaynakları, siyasi bir konu olmaktan ziyade, toplumsal bir sorumluluktur ve bu konuda herkesin bir araya gelmesi gerekmektedir. Bu nedenle, çocuklardan yetişkinlere kadar herkesi suyun verimli kullanımı ve su kaynaklarının korunması konusunda bilinçlendirmek için çalışmalarımızı sürdürmekteyiz." dedi.

VERİMLİLİK UYGULAMALARI İLE SUYUN DAHA ETKİN VE VERİMLİ KULLANIMI SAĞLANABİLİR

Su verimliliği konusunda bireysel olarak da yapabileceklerimiz olduğunu belirten Sayın SEVER “Evde yapacağımız basit uygulamalarla hem faturalarımızı düşürebilir hem de dünya insanlığına katkıda bulunabiliriz. Örneğin, duş sürelerimizi kısaltarak su tüketimini azaltabiliriz. Musluk sızıntılarını tamir ederek ve düşük rezervuarlı tuvalet kullanarak suyun israfını önleyebiliriz. Ayrıca, bahçemizde yağmur suyu hasadı yaparak yağmur sularını kullanabilir ve peyzaj sulamasında kullanabiliriz. Gri suyu geri dönüştürerek tuvalet giderlerine veya bahçe sulamasına yönlendirebiliriz. Kanalizasyona verilen atık sularımızı da azaltabiliriz. Elbette bireysel olarak yapabileceklerimiz bunlarla sınırlı değil. Su verimliliği konusunda bilinçlenerek, günlük yaşamımızda suyun daha etkin ve verimli kullanımını sağlayabiliriz." dedi.

En önemli paydaşlarımız olan belediyelerin, arıtma tekniklerinden geçirilerek temizlenen suları tarımsal sulamada, park ve bahçe sulamasında, hatta sanayide kullanmak suretiyle suyun etkin kullanımını teşvik ederek, çevresel altyapıyı geliştirebileceklerini vurgulayan Sayın SEVER “Yağmur suyunun hasadının yapılarak parklarda ve bahçelerde kullanılması önemli bir adımdır. Öncelikle şebeke kayıplarını en asgari seviyeye düşürmeliyiz. Şu an büyük bir kısmı musluklardan kaybolan suyun, izole bölgelere basınç odaları oluşturularak kontrol altına alınması gerekmektedir. Arıtma sistemlerinin geliştirilmesi, ileri biyoloji ve dezenfeksiyon gibi tekniklerle suyun kalitesinin korunması ve sürdürülebilirliğin sağlanması büyük önem taşır. Arıtılmış atık suların kullanılmasıyla su kaynaklarını koruyabiliriz." diye konuştu.

Genel Müdürümüz Sayın SEVER, ayrıca refüj çalışmaları, park ve bahçe düzenlemelerinde kurakçıl peyzaj uygulamalarına ağırlık verilmesi gerektiğini belirterek, kurakçıl peyzajın su tasarrufu sağlayan ve uzun ömürlü bitkilerin kullanıldığı bir peyzaj tasarımı olması sebebiyle söz konusu çevre düzenlemelerinde lavanta, fetuska, sarı kantoran gibi su ihtiyacı az olan bitki türlerinin tercih edilebileceğini ifade etti. ​


SU VERİMLİ KENTLER UYGULAMASI TÜM ŞEHİRLERİMİZDE YAYGINLAŞTIRILACAK

Bugün, "sünger şehir" terimi hayatımıza girdi ve artık kentsel planlama ve çevre yönetimi konularında önemli bir kavram haline geldi. Sünger şehir kavramı, yağmur suyunun etkin bir şekilde toplanması, gri suyun geri dönüşümü ve asfaltlar ile yolların geçirgen zeminlerden oluşturulması gibi uygulamaları içerir. Bu sayede, yağmur suyu sadece akışla kaybolmak yerine yeraltı su kaynaklarını besleyerek taşkınları önlüyor.  

Su Yönetimi Genel Müdürü Sayın Afire SEVER, sünger şehirlerin sadece suyun etkin kullanımıyla sınırlı olmadığını, aynı zamanda iklim değişikliğinin etkileriyle başa çıkmak için de önemli olduğunun altını çizerek “İklim değişikliğinin etkileriyle birlikte, düzensiz yağış rejimi ve artan taşkınlar kentlerimizi tehdit etmektedir. Özellikle kurak zamanlarda su kaynaklarının verimli bir şekilde kullanılması, su krizini önlemek için hayati önem taşımaktadır. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, suyun verimli kullanımı ve su potansiyelinin arttırılması konusunda bir dizi altyapı yatırımı gerçekleştirmektedir. Bu yatırımlar arasında gölge göletler, barajlar, taşkın koruma tesisleri gibi önemli yapılar bulunmaktadır. Yine, belediyelerimizin işbirliği ile sünger şehir uygulamasını başka bir deyişle su verimli kentler uygulamasını tüm şehirlerimizde yaygınlaştırmak istiyoruz. Su potansiyelimizi ve ihtiyaçlarımızı değerlendirdiğimizde 25 havzamız için su nüfus projeksiyonları hazırladık. Maalesef birçok havzamız su açığıyla karşı karşıya. Bu açığı kapatmanın en etkili yolu suyun verimli bir şekilde kullanılmasıdır." dedi.

DEĞİŞEN İKLİM ŞARTLARINDA SU VERİMLİ STRATEJİSİ VE EYLEM PLANI
Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü olarak, içme suyu arıtma tesislerinin potansiyellerini belirlemek amacıyla tüm belediyelerimizden içme suyu sistemlerinin giriş ve çıkış sularından numuneler alınmasını ve 99 farklı parametrede analiz yapılmasını istiyoruz. Bu analizler düzenli olarak sağlık bakanlığı tarafından da kontrol edilmektedir.

Sayın Afire SEVER, dünya genelinde suyun verimli kullanılması konusunda artan bir farkındalık bulunduğunu, bu doğrultuda iklim değişikliği koşullarında suyun verimli kullanılması stratejilerini ve eylem planlarını içeren Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile Değişen İklim Şartlarında Su Verimli Stratejisi ve Eylem Planını yayımlandığını belirterek “Bu strateji ve planlar, su kaynaklarımızın etkin bir şekilde korunması ve gelecek nesillere sağlıklı bir çevre bırakılması için önemli adımlar atmamızı sağlayacak." diye konuştu. ​


Genel Müdürümüz Sayın Afire SEVER sözlerini şöyle sürdürdü:

“Dünya artık suyun nasıl verimli kullanacağını konuşuyor. Bugün ele aldığımız konuların hepsi su verimliliğinin alt bileşenlerini oluşturuyor. Azalt- yeniden kullan- değiştir yani mevcut sistemlerin yeni teknolojilerle değiştirilmesi ile suda sıfır kayıp ilkesine ulaşacağız. İklim değişikliği bağlamında 2050 yılına kadar sıfır kayıp hedefleniyor. Bu hedef, suyun her kullanım alanında maksimum verimliliğin sağlanması ve kayıpların en aza indirilmesi anlamına geliyor.

Biz, su kaynaklarımız iklim değişikliğinden nasıl etkileniyor yaklaşımını bilimsel olarak ortaya koymuş bir ülkeyiz. Tarım ve Orman Bakanlığı ailesi olarak bütün paydaşlarımızla seferberliğimize en önemli katkının toplumsal farkındalık ve sahiplenme ile gerçekleşeceğinin bilincindeyiz. O sebeple Suya Veda etmeyelim, Suya Vefa gösterelim."

Haber Videosu