"Gençlerimizi büyük ve güçlü Türkiye'nin mimarları olarak görüyoruz"
"Pandemi sürecinde tarım ve gıdanın önemi çok iyi anlaşıldı"
"Tüm projelerimizi üretici-devlet-üniversite-özel sektör işbirliği ile yürütmeye özen gösteriyoruz"
"Tarım 5.0 hiç de uzak değil"
Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, Dokuz Eylül Üniversitesinin 2020-2021 akademik yıl açılış törenine katılarak, öğrencilere ilk dersi anlattı.
Bakan Pakdemirli, kıymetli bilim insanları ve öğrencilerle bir arada olmaktan dolayı son derece mutlu ve gururlu olduğunu belirterek, yeni eğitim-öğretim yılının kutlu olmasını diledi.
"Son 18 yılda; demokraside, sosyal hayatta, teknolojide, tarımda ve ekonomide gerçekleştirdiğimiz adımlar ve atılımlar sonucu bu rekabetin içerisinde yerimizi güçlü bir şekilde aldık" diyen Bakan Pakdemirli, "Hamdolsun; Ülkemiz yıllardır kendisine dayatılan çaresizlik paradoksunu kırdı. Milli gelirde, ihracatta, iktisadi ve sosyal kalkınma göstergelerinde geldiğimiz yer, bize bu cesareti veriyor. İnşallah bu başarıların üzerine yenilerini koyacak topyekûn bir üretim seferberliği ile Türkiye'yi küresel bir yatırım merkezi haline getireceğiz." dedi.
Üniversite, sanayii ve kamu işbirliğinin çok önemli olduğunu dile getiren Pakdemirli, tarım ve ormanın bilim ve bilgiye dayalı bir sektör olduğunu söyledi.
Bakan Pakdemirli, Türkiye'nin genç ve pratik insan kaynağı sayesinde birçok sektörde dünyada üst sıralara tırmanırken, tarımda ise Avrupa'da birinci sırada, dünyada ise ilk 10 içinde yer aldığını ifade etti.
Türkiye'nin 21. yüzyılda, yerli ve milli kavramlarını ilk sırada tutarak, dünyanın ve bölgenin refahından, zenginliğinden daha fazla pay alması gerektiğinin altını çizen Pakdemirli, bunun ancak bilgi, pratik ve teorinin birlikteliğiyle olabileceğini söyledi.
"PANDEMİ SÜRECİNDE TARIM VE GIDANIN ÖNEMİ ÇOK İYİ ANLAŞILDI"
Eğitim ve öğretim ile tarım arasında önemli bir ortak noktanın bulunduğuna işaret eden Pakdemirli, şöyle konuştu:
"Eğitim ve öğretim gibi, insanoğlunun en eski uğraşı olan tarım da toplumların varlığını devam ettirmelerindeki temel unsurlardan birisidir. Özellikle bu yıl yaşanan pandemi sürecinde, tarımın ve gıdanın önemini hepimiz çok iyi anladık. Gelişmiş ülkelerde market rafları boşalırken, insanlar tek bir paket makarna bulmak için saatlerce kuyrukta beklerken, ülkemiz; güçlü tarımsal altyapısı, hızlı işleyen tedarik zinciri, ve en önemlisi de üreten, ürettiğine değer katan çiftçileriyle hiçbir sorun yaşamadan bu süreci başarıyla aştı.
Yaşadığımız bu tecrübe bize, yerli ve yeterli üretimin ne kadar önemli olduğunu, tarım sektöründeki projelere daha sıkı sarılmanın ne kadar gerekli olduğunu net olarak göstermiştir.
Pandemi dönemini fırsat bilip, yeni yatırımlarla bu hayati sektörü güçlendirmeye, gençlerimizi tarıma çekmeye, kırsalda refah üst seviyelere taşımaya gayret etmeliyiz."
Bugün, tarıma dönük her yatırımın ülkenin bütün sektörlerine ve geleceğine yapılan yatırım anlamına geldiğini kaydeden Pakdemirli, bu amaçla Temmuz ayında "Tarımın Geleceği-Geleceğin Tarımı" platformunu hayata geçirdiklerini anlattı. Bakan Pakdemirli, bu platform kapsamında, başta gençler olmak üzere tüm girişimciler için bitkisel ve hayvansal üretimin birçok alt sektöründe yatırım rehberleri hazırladıklarını ve kamuoyuyla paylaştıklarını söyledi.
"TÜM PROJELERİMİZİ ÜRETİCİ-DEVLET-ÜNİVERSİTE-ÖZEL SEKTÖR İŞBİRLİĞİ İLE YÜRÜTMEYE ÖZEN GÖSTERİYORUZ"
Tarımın sadece üretmekten ibaret olmadığına dikkati çeken Pakdemirli, "İşin; gıda işleme ve üretim, işletme ve iktisat, tedarik ve lojistik, sağlık ve turizm gibi farklı boyutları da var. İşte konuya bu açıdan baktığımızda, tarıma yatırımın, işletme ve iktisat mezunu kardeşlerim için de bir fırsat olduğunu, Turizm, Gastronomi, Beslenme bölümü mezunu kardeşlerim için de bir fırsat olduğunu görüyoruz. Bu nedenle; kolay, basit ve somut rakamlara, ekonomik bir işletme mantığına uygun hazırladığımız bu yatırım rehberleri, inanın bana sizler için iyi bir yol gösteri olacak." diye konuştu.
Bakan Pakdemirli, platformun ikinci ayağında ise tarımda Ar-Ge, inovasyon ve teknoloji konusunda; bilgi, deneyim ve kaynak yaratacak bir politika ve işbirliği anlayışında olduklarını belirterek, "Tüm projelerimizi; "üretici-devlet-üniversite-özel sektör işbirliği" ile yürütmeye özen gösteriyoruz." Dedi.
"TARIM 5.0 HİÇ DE UZAK DEĞİL"
Bakanlık olarak, Türkiye'nin en güçlü tarımsal Ar-Ge altyapısına sahip olduklarını ve bu altyapı ve teknolojiyi üniversitelerle yaptıkları işbirlikleri ile daha da geliştirdiklerini kaydeden Pakdemirli, şöyle konuştu;
"Dün, emek ve işgücünün yoğun olduğu tarım sektöründe, bugün bilginin ve bilgi sahibinin bir adım önde olduğunu hepimiz görüyoruz. 20. Yüzyılın ilk çeyreğinde makinelerin tarıma girişiyle başlayan Tarım 1.0, bugün yerini, teknoloji ve akıllı tarım uygulamalarını içeren 4.0'a bıraktı. Robotik uygulamalar ve yapay zekânın olduğu TARIM 5.0 hiçte uzakta değil. O nedenle biz daha da hızlanmalı, bilgi ve teknolojiyi tüm çalışmalarda ön sırada tutmalıyız."
Geçen yıl, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın himayelerinde 15 yıl sonra yaptıkları 3. Tarım Orman Şurasıyla 50 binden fazla öneriyi değerlendirerek 5 yıllık planlar oluşturduklarını ve 25 yıla ışık tutacak bir yol haritası hazırladıklarını anlatan Pakdemirli, Şûra kapsamında odak noktalarından birisinin de "Tarımda Dijitalleşme" olduğunu söyledi.
Bu kapsamda, Tarımda Dijital Dönüşüm hamlesi ve akıllı tarım uygulamaları konusunda yeni projeleri başlattıklarını açıklayan Pakdemirli, bu çalışmaların Dijital Tarım Pazarından E-Tarım Portalına, Türkiye'nin ilk Elektrikli traktöründen akıllı dijital hayvan küpesine kadar çok sayıda yeni dijital uygulamayı içerdiğini dile getirdi.
"ÜLKEMİZDE, HER YIL 18,8 MİLYON TON GIDA ÇÖPE GİDİYOR"
Bakan Pakdemirli, Bakanlığının yürüttüğü Gıdanı Koru, Sofrana Sahip Çık kampanyasıyla ilgili de konuştu:
"Tarım yapılabilir 40-50 cm toprak 20 bin yılda, yani 7,3 milyon günde oluşuyor. Temel gıda maddemiz olan buğday 9 ayda, yani 270 günde hasat ediliyor. Ancak bir insan açlığa; su varsa 56 gün, su yoksa 14 gün dayanıyor.
Yani, Gıda üretim kaynakları milyonlarca günde oluşurken, üretim yüzlerce günde yapılırken, insanoğlu gıdasızlığa sadece birkaç gün dayanabiliyor. İşte biz gıdanın ortaya çıkış öyküsünü ne kadar iyi bilirsek, elimizdekinin değerini o kadar iyi anlar, korur ve israf etmeyiz.
Gelecek 30 yılda, dünya nüfusunun 10 milyara yaklaşacağı, ülkemiz nüfusunun ise 100 milyonu aşacağı tahmin ediliyor. Gıda talebinde ise yüzde 60'lık bir artış bekleniyor. FAO'nun son araştırmasına göre, tarladan perakendeye gelinceye kadar üretilen ürünün yüzde 14'ü kayboluyor.
Üretilen gıdanın ise, her yıl üçte biri, yani 1,3 milyar tonu kaybediliyor ya da israf ediliyor. Dünyada her 9 insandan 1'i açlıkla karşı karşıya iken, 670 milyondan fazla yetişkin ve 140 milyon genç obezite sorunu yaşıyor. Türkiye'de, günlük olarak 4,9 milyon ekmeğin israf edildiğini görüyoruz. Üretilen sebze ve meyvelerin yüzde 50'sinde kayıp yaşanıyor. Hizmet sektöründe işletme başına yılda 4,2 ton gıda, 2.000 litre içecek israfı gerçekleşiyor.
Yani ülkemizde, her yıl 18,8 milyon ton gıda çöpe gidiyor. Bu da yaklaşık 625 bin çöp kamyonunun taşıdığı çöp miktarına denk geliyor.
İşte tam da bu noktadan hareketle, Bakanlık olarak gıdalarımızın kayıp ve israfını önlemek amacıyla; GIDANI KORU SOFRANA SAHİP ÇIK kampanyasını başlattık. Toplum içerisinde gıdalarda oluşan kayıp ve israfı engelleyerek, yüzde 2'lik bir fayda sağlarsak, 10 Milyar Liralık tasarruf etmiş oluyoruz. Bu da yıllık 360 bin ailenin asgari geçim standardı demek.
Bu oranı yüzde 5'e çıkartırsak 25 Milyar Lira, yani 900 bin ailenin asgari geçim standardı anlamına gelmektedir.
Biz, yerde gördüğümüz ekmeği alıp, öpüp kenara koyan bir milletiz. İşte bu bilinçle, siz gençlere büyük görev düşüyor. Sizlerin ve tüm katılımcıların bu kampanyaya desteğini özellikle bekliyorum."
Bakan Pakdemirli, gençlerin sadece eğitimde, güvenlikte, siyasette ve ticarette değil, hayatın her alanındaki varlıklarıyla ülkenin yolunu aydınlattığını belirterek, gençleri büyük ve güçlü Türkiye'nin mimarları olarak gördüklerini de sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından Bakan Pakdemirli ve Rektör Nükhet Hotar, 2020-2021 akademik yılında üniversiteye en yüksek puanla yerleşen öğrencilere başarı belgeleri ile hediyelerini de takdim eti.