İŞİN TANIMI / AMACI:
Toprak analizleri değişik amaçlar için yapılır. Başta tarım olmak üzere yol, bina ve öteki yapılanmalara uygun durumlarının saptanması yanında, belli maddeleri içerip içermediklerinin belirlenmesi ve drenaj, gübreleme gibi değişik işlemler karşısında tepkimelerin ortaya konulması ile çevre koşullarının etkinlik derecelerinin saptanması gibi çok çeşitli amaçlar için topraklar analiz edilirler.
Tarım toprakları en fazla ve en yaygın şekilde analize tabi tutulur. Bir yörenin toprak etüt ve haritalanmasında, toprakların sınıflandırılması için genel nitelikli analizler yapılır. Eğer toprak haritası üzerinde belli bir toprak özelliği, örneğin tuzluluk alkalilik vb. gösterilmek istenirse o zaman özel nitelikli analizler yapılır.En ekonomik şekilde uygulanacak gübrelerle, kirecin cins ve miktarlarının belirlenebilmesi amacıyla topraklar, çeşitli test yöntemleriyle ya hızlı rutin analizlere tabi tutulurlar.
Toprak Etüt Haritalama ve Toprak Yönetimi Gerekliliği
Dünyada artan nüfusa gıda sağlamak amacıyla daha geniş toprak kaynaklarına ihtiyaç duyulmaya ve fazla üretim için de topraklar yoğun kullanım altına alınmaya başlanmıştır. Bir yandan da artan nüfusun baskısı sonucunda verimli toprak kaynaklarında bozulmalar ve yapılaşma sonucunda ise alansal kayıplar etkilerini göstermektedir. Toprak kaynaklarına olan ihtiyaçların artması dünyadaki birçok ülkenin topraklarını detaylı olarak haritalayarak, toprakları yeteneklerine göre kullanma gereğini doğurmuştur. Toprak kaynaklarının daha iyi yönetilme ihtiyacının ortaya çıkması toprak biliminin önemini artırmıştır. Türkiye’de toprak bilimi ile ilgili çalışmaların 50-60 yıllık bir geçmişi bulunmaktadır. Toprak bilimcisi ve uzmanlarının yetişmesi sonucunda ülke toprakları hakkında yapılan çalışmalar ivme kazanmış ve Topraksu teşkilatının kurulmasıyla birlikte Türkiye toprakları incelenmeye başlamıştır. Toprakların verimlilik kapasitelerinin doğru belirlenmesi ve farklı amaçlar için yönetilmesi onların çok yönlü incelenmesine bağlıdır. Haritalama yapılırken, toprak biliminin farklı dalları önemli oranda görev yapar ve bilgiler birleştirilerek sonuca gidilir. Bu nedenle toprak etütleri yapılırken geniş bir bilim kolu büroda çalışmaya başlar, arazide toprakları üç boyutlu tanımlayarak örnekler ve laboratuar analizleriyle sonuçları birleştirerek farklı kullanımlar için yorumlar. Toprak etüt ve haritalama çalışması geniş bilgi ve tecrübe isteyen bir bilim alanıdır. Toprak etüt haritalama yapacak etütçünün geniş bilgi ile donatılması zorunlu olmakta ve özellikle toprakların morfolojik özelliklerinin tanımlanmasında yeterli tecrübeye sahip olması için defalarca arazi çalışmasına katılması gerekmektedir.
TARİHÇE:
Bütün ülke düzeyinde, 1966-1970 yılları arasında Topraksu uzmanlarınca 1:25.000 ölçekli topoğrafik harita bilgileri ve arazi çalışmaları sonucu alınan veriler kullanılarak ülkenin istikşafi düzeyde toprak haritası tamamlanmıştır. Çalışma 1938 Amerika Sınıflama Sistemine göre yapılmış, haritalama ünitesi olarak büyük toprak grupları ile bunların önemli fazları esas alınmıştır. İstikşafi seviyede yapılan toprak haritaları 1:100.000 ölçekte yayınlanmıştır. Ayrıca 1:200.000 ölçekli 26 Büyük Havzayı kapsayan raporlarda ve geliştirilmiş haritalarda, yüksek kategorik sınıflama düzeyinde Büyük Toprak Grupları, varsa fazları ile birlikte belirlenmiştir. Bu haritalar, geniş bölgelerde yoğun kullanma ve yerleşime elverişli alanları tanıma ve genel potansiyellerini belirlemek amacı ile yapılmıştır. 1958 yılında Harvey Oakes, 1938 Amerikan toprak sınıflandırma sistemindeki büyük toprak grupları ve önemli fazlarını esas alarak şematik olarak hazırladığı 1:800000 ölçekli “Türkiye Umumi Toprak Haritası”nı tamamlamıştır. Hazırlanan bu harita, ülkemizde toprak biliminin gelişmesine karşın,kullanılan temel kaynaklar arasında hala yer almaktadır. Bu çalışmadan sonra Türkiye topraklarını sınıflandırarak haritaların oluşturulması ve bu konuda ülke düzeyinde yapılan çalışmaların koordinasyonu görevi yasal olarak mülga Topraksu Genel Müdürlüğü’ne verilmiştir. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Toprak ve Su Kaynakları Ulusal Bilgi Merkezi ülke topraklarını Toprak Taksonomisine (1999) göre güncelleştirmiş, 1:1000.000 ölçekli Genel Toprak Haritası ve buna ek olarak toprakları yorumlayan raporları hazırlamıştır.
1974 yılında FAO UNESCO dünya toprakları sınıflandırılarak haritalanmış ve ayrıca 1975 yılında oluşturulan Soil Taxonomy sistemi kullanılarak Türkiye topraklarına sınıflandırılmıştır. 1970 yıllarından sonra toprak etüt haritalama görevi Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne devredilmiş, ancak ülke topraklarının detaylı etüdü ile ilgili geniş çalışmalar yapılamamıştır. Yukarıda da belirtildiği gibi toprak etüdü yapmak geniş bir ekip ve bilgi isteyen bir çalışma koludur. Kurum bünyesinde tecrübeli personelin yetersizliği veya konunun öneminin yeterince anlaşılamamasından dolayı günümüze kadar ülkenin toprak etütleri tamamlanamamıştır. Şu anda mevcut bulunan istikşafi seviyedeki haritalarla ülke düzeyinde planlama yapmak, toprak koruma önlemleri almak ve tarımsal modeller ortaya koymak mümkün değildir. İlk seri seviyesindeki temel haritaları Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nce GAP alanında ve bazı araştırma projeleri ile bazı ovalarda tamamlanmıştır. Ülke düzeyinde planlama yapılabilir seviyedeki temel toprak haritalarının eksikliği ve var olanların ise etkin kullanılmayışı verim kayıpları yanında arazi bozunumlarına da sebebiyet vermektedir.
YAPILAN ÇALIŞMALAR:
Avrupa’daki birçok ülke ulusal toprak etüt çalışmalarına II. Dünya Savaşı’ndan sonra başlamış ve yapılan çalışmalar uygulamada kullanılmaktadır. Türkiye’de Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün kapatılmasından sonra toprak kaynaklarının incelenmesi ve arazi kullanım planlaması konularında Tarım Reformu Genel Müdürlüğü çalışmalarını devam ettirmektedir Ancak ülkede arzulanabilir seviyede toprak kaynaklarının kullanılması ve planlanması için gerekli olan temel toprak haritalama çalışmaları yapılamamaktadır. Toprak kaynaklarının korunması ve doğru planlanması amacıyla çıkarılan 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu önemli bir gelişmedir. Toprak kaynaklarının korunması amacıyla çıkarılan 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanununa rağmen toprakların yanlış kullanımı devam etmektedir. Kanunun 8. maddesinde “Toprak ve arazi ile ilgili sınıflama, etüt, analiz ve değerlendirmeye yönelik sistemler, standartlar ve çalışma kriterleri Bakanlık tarafından belirlenir” denilmektedir. Günümüze kadar birçok ilde 5403 sayılı kanun sınırlı da olsa uygulanmakta, ancak bazı illerde yeterli bir şekilde uygulanmadığı gözlenmektedir. Dünyada toprak kaynaklarının incelenmesi, haritalanması ve farklı bilim ve uygulama alanlarında kullanımı ile ilgili önemli gelişmeler meydana gelmiştir. Son yıllarda özellikle uzaktan algılama, görüntü işleme, Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS), jeoistatistik, NIRS (Yakın Kızılötesi Spektrumu) ve GPS (Global Positioning System) gibi teknolojilerin toprak biliminde kullanılmaya başlanması yanında toprak özelliklerinin incelenmesine yönelik çok modern cihazların gelişmesi önemli ilerlemelerdir. Bu teknoloji ve cihazlar sayesinde mevcut toprak kaynaklarının çeşitleri çok daha doğru ve hızlı bir şekilde tanımlanabilmekte, karakteristikleri açığa çıkarılmakta ve haritalanabilmektedir. Bilindiği gibi toprak çeşitleri farklı işlem ve faktörlerin etkisi sonucunda karakter kazanır. Topraklar üzerinde yapılan bitkisel üretimlere yönelik faaliyetler topoğrafya, mevcut iklimsel özellikler (yağış, sıcaklık gibi), drenaj, sulama ve alanla ilgili diğer çiftçi uygulamaları tarafından etkilenmektedir. Bu nedenle yapılan toprak haritalama verileri yalnız başına yapılacak tarımsal uygulama ve planlamalar için yeterli gelmemektedir. Son yıllarda gelişen bir teknoloji olan CBS teknikleri kullanılarak toprak sınırları ve toprak profil bilgileri topoğrafya, iklim, çiftçi ve diğer alansal gibi bilgilerle ilişkilendirilmektedir. Bilgisayar ortamında bulunan toprak ve diğer bilgilerden oluşan veritabanı bilgileri, tarımsal uygulama ve tarım dışı amaçlar için de kullanılabilecek seviyeye getirilmektedir. Bilgisayar ortamında oluşturulan Toprak Veri Tabanı bilgilerine ulaşım, sorgulama, güncelleme, farklı amaçlar için planlama ve modelleme daha hızlı ve kolay olmaktadır. Gelişen GPS sistemi sayesinde arazideki güncel bilgiler koordinatlı olarak hızlı bir şekilde alınmakta, alansal ve noktasal olarak bilgisayardaki veri tabanı ile ilişkilendirilmektedir. Uydu verileri ve verilerin sayısal olarak analizi, NIRS ve jeoistatistik tekniklerinin toprak biliminde kullanımı, gerek haritalamada ve gerekse analiz sonuçlarının yorumlanmasında dikkate değer katkılardır. Ülke toprakları üzerinde yapılacak gerek tarımsal, gerekse tarım dışı uygulamaların doğru yapılması, yapılacak yatırım ve stratejik planlama sonuçlarının hedefe yakın olması, toprak veri tabanının varlığına bağlıdır. Bu nedenle ülkenin tamamlanamayan detaylı temel toprak haritaları tamamlanarak CBS veri tabanına aktarılması ve yapılacak tarımsal uygulamaların toprak etütlerine göre yapılması sağlanmalıdır. İşte toprakların doğru yönetilmesi, farklı bilim dallarında etkin kullanımı ve sürdürülebilirliğinin korunarak sağlanması, özelliklerinin doğru bilinmesiyle mümkündür. Bunun için de yapılacak temel toprak haritaları seri seviyesinde ve harita ölçeği ise 1:25.000 ve daha büyük olmalıdır. Temel toprak haritalarını yapacak uzman kişi sayısının az olması ve temel toprak haritalama işi ile yasal yetkili bir kurumunun olmayışı, toprakların her geçen gün bozulacağı ve yapılaşma ile alansal olarak daralacağını göstermektedir. Özellikle yüksek verim için sulu tarımın yapıldığı alanlarda topraklara uygulanan suni gübreler, ilaçlama, atmosferden gelen kirlilik yanında sanayi ve evsel atıklardan dolayı kirlenen toprak kaynakları üzerinde yapılan bitkisel üretimler de etkilenmektedir. Sofraya kadar ulaşan taze ve işlenmiş tarımsal ürünlerdeki aroma değişimi, tüketicide hormon, GDO ve ilaç kalıntısı endişesi uyandırmaktadır. Bu nedenle güvenli gıda için doğal, aromalı organik ürünlere yönelme başlamıştır. Toprak yönetimindeki yanlışlıklar, toprak özellikleri (fiziksel, kimyasal, mineralojik ve biyolojik) arasındaki dengenin bozulmasına ve bitki beslemedeki değişime neden olmaktadır. Doğru toprak yönetimi sadece tarımsal üretim değil, aynı zamanda toprağın temel özelliklerini de koruyarak verimliliğini sürdürmektir. Aşırı kullanım sonucu özellikleri bozulan toprak kaynakları dışında küresel ısınma sonucunda gelecekte toprak karbonu ve profildeki nem dengesinin değişimi toprağın birçok özelliği üzerinde etkili olacaktır. Toprak bilimi doğrudan olmasa bile tıp, eczacılık, gıda, mühendislik, endüstri, mühendislik, savunma, iklim gibi çok sayıda bilim alanı ile ilişki içindedir. Farklı kristal yapısı olan kilin endüstri, sağlık, gıda ve sanat gibi alanlarda kullanılması mesleki olarak ağırlık vereceğimiz ve yönelmemiz gereken konuları göstermektedir. Kilin tuğla, seramik, fayans, ve baraj dolgu materyali olarak kullanılması ayrıca arıtma ve temizleme özelliği olması nedeniyle gıda ve sağlık sektöründe aranan materyaldir. Bunun dışında inşaat sektöründe ve zemin mekaniğinde toprak önemle üzerinde durulması gereken bir konudur. Farklı anamateryal ve topraklarda bulunan bazı elementlerin doğrudan bitkilere geçmesi tıp ve eczacılığın ilgi alanlarına girmektedir. Bu toprakların yaygın olduğu arazilerden elde edilen bitkilerin ilaç yapımı ve günlük bazı sağlık sorunlarının çözümünde kullanımı yanında buradan üretilen hayvansal ürünlerin (et, süt) sağlık ve gıda sektörü ile doğrudan ilişkisi vardır. Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı toprakların doğru yönetimi ve bozulmalarının önlenmesi yanında, bölümün ders içeriği, araştırma konuları ve ilgi alanlarının gözden geçirilmesi ve geleceğe yönelik, farklı sektörlerle daha güçlü bağı olan konulara girilmesinden meslek gelişimi açısından yarar bulunmaktadır.
Çullu, M.A. 2012. Toprak Etüt Haritalama ve Toprak Yönetimi Gerekliliği. Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Dergisi. 1(1), 23 - 25.
DEVAM EDEN ÇALIŞMALAR:
TRGM uygulama bölgesi ilanını müteakip, yürürlükte olan Toplulaştırma, Dağıtım, Arazi Kullanım Planlaması, Köy Yerleşim Yerlerinin Tespiti ve Arazi Islahı projelerinin altlığını teşkil etmekte olan Arazi Kullanım Kabiliyet (AKK) Sınıflarının tespiti ve Arazi Endekslerinin tespit edilmesi için araziden alınan toprak örnekleri mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve Genel Müdürlüğümüz arasındaki protokol gereği mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğüne Bağlı Bölge Müdürlüğü laboratuvarlarında analiz edilir ve Genel Müdürlüğümüzce hazırlanan toprak etüt haritaları yine mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünce kontrol edilerek onaylanırdı.
Ancak mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün kapatılmasından sonra Genel Müdürlüğümüzce araziden alınan toprakların laboratuvarda tahlil edilebilmesi için 12.10.2005 tarihli Bakanlığımız oluru ile TRGM bünyesinde ilk olarak Toprak analiz laboratuvarı kurulmuş ve çalışmaya başlamıştır.
2013 yılı ocak ayı itibari ile Bakanlığımız Merkez Döner Sermaye işletmesinin web sitesinde ilan edilen ücretin yatırılması halinde talep eden herkese toprak analizi yapabilmektedir.
03/06/2011 tarihli ve 639 sayılı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin ilgili maddeleri ile 27/09/1984 tarihli ve 3046 sayılı, Bakanlıkların Kuruluş ve Görev esasları Hakkında Kanunun 37. maddesi hükmüne dayanılarak hazırlanmış olan, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Merkez Teşkilatı Yönergesinin 36. Maddesinin “ö” bendinde Toprak ve sulama suyu analiz laboratuvarının kuruluş ve çalışmaları ile ilgili mevzuatı hazırlamak izlemek, konusu ile ilgili uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapmak ve Toprak Analiz Laboratuvarlarının yetkilendirilme çalışmaları, Tarımsal Üretim Genel Müdürlüğünden Tarım Reformu Genel Müdürlüğüne devredilmiştir.
Bilindiği üzere, Bakanlığımızın 2009-41 nolu genelgesi gereği Çiftçi Kayıt Sistemine dahil 50 da ve üzeri araziye sahip çiftçilerin kimyevi gübre desteklemelerinden yararlanabilmeleri için Bakanlığımızca yetkilendirilen toprak analizi yapmaya yetkili laboratuvarlarda toprak analizi yaptırma zorunluluğu vardır. Bahsi geçen destekleme ödemelerine esas olacak şekilde Bakanlığımızca yetkilendirilecek toprak, bitki analiz laboratuvarlarının yetkilendirme aşamasında istenilecek bilgi ve belgeler ile oluşturulacak komisyonlar, yetkilendirme kriterleri ve denetimlerine ait esas ve usuller “Toprak Bitki Analiz Laboratuvarlarının Yetkilendirme ve Denetimleri (2009-1)” Genelgesiyle belirlenmiştir. Yukarıda da bahsedildiği üzere bu genelgenin (2009-1) uygulamasını Genel Müdürlüğümüz yürütmektedir.
Ancak şu anki yürürlükteki mevzuat gereği; Toprak Bitki Analiz Laboratuvarlarının Yetkilendirme ve Denetimleri (2009-1) genelgesine göre bir laboratuvarın yetkilendirilmesi için: Tarım İl Müdürlüklerine başvuruda bulunacak, makro ve mikro analizleri yapabilecek alt yapıya sahip gerçek ve/veya tüzel kişilere ait toprak-bitki analiz laboratuvarlarının başvuru dosyalarında aşağıdaki bilgi ve belgeler bulunmalıdır.
a)Dilekçe,
b)Laboratuvar sahibinin adı soyadı ve laboratuvarın adı, açık adresi, telefon, faks numarası varsa elektronik posta adresi,
c)Kuruluş (varsa değişikliği içeren)Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi, vergi levhası fotokopisi ve ticaret odasından alınan faaliyet belgesi, (Kamu kuruluşlarında bu evraklar yerine hukuki statülerini tanımlayan belge istenir)
d)Laboratuvardan sorumlu teknik elemanın(Ziraat Mühendisi-Toprak Bölümü) ve diğer teknik personelin kuruluşla ilişkili noter onaylı sözleşmesi,(kamu kuruluşlarında görevlendirme yazısı) diploma sureti, nüfus cüzdanı fotokopisi ve kayıtlı olduğu meslek odası kimlik fotokopisi)
e)Laboratuvarın çalışma konusu ve yapılacak analizlerin listesi, analiz yöntemlerinin Türkçe açıklaması, (Yetkilendirilen laboratuvarlar sadece beyan ettikleri analizlerde yetkilidir)
f)Laboratuvar binasının tapusu veya kira sözleşmesinin noter onaylı fotokopisi,
g)Laboratuvarın organizasyon şeması ve yerleşim planı, (Cihazların yerleri yerleşim planı içerisinde belirtilmelidir.)
h) ) Laboratuvar atıklarının bertaraf edilmesi için ilgili kuruluş ile yapılan sözleşme veya taahhüt yazısı
ı)Laboratuvarda yangına karşı önlemler alındığına dair itfaiyeden alınacak belge,
j)Laboratuvarda kullanılacak cihaz, alet ve ekipmanların marka, model, üretim yılı, seri numaralarına ait bilgiler ve kullanım talimatları, bakım sözleşmeleri ve kalibrasyon belgeleri.
Bu bilgi ve belgelerin İl Müdürlüklerince incelenmesini müteakip evrakları eksiksiz olan ve uygun bulunan laboratuvarlar için; başvurunun yapıldığı ildeki TAD Şube Müdürü, görevlendirilecek 1 teknik eleman ve TAGEM’e bağlı Araştırma Enstitüsü Müdürlükleri laboratuvarlarında çalışan konu uzmanı 1 teknik elemandan oluşturulacak komisyon tarafından laboratuvar yerinde incelenir.(Laboratuvarın mahallinde incelenmesinden önce evrakların, Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü elemanlarınca incelenmesi sağlanmalıdır) Komisyonun laboratuvarda yaptığı inceleme sonucunda yeterlilik şartlarının sağlandığı tespit edildiğinde laboratuvar yetkilendirilir. Yetkilendirme kararı oybirliği ile alınır. İl Müdürlüğünün teklifi üzerine Valilik Olur’u ile yetkilendirilen laboratuvarların yetkilendirme komisyon raporu ve Valilik Olur’u TRGM’e gönderilir. Laboratuvarın yeterlilik şartlarını sağlamaması durumunda eksiklerin tamamlanması için 1-3 aylık süre verilir. Laboratuvar sahibinin yeniden başvurusu üzerine yapılan incelemede yeterlik şartlarını sağlanmadığının tespiti durumunda başvuru geçersiz sayılır.
Üniversitelerin, Bakanlık İl Müdürlüklerinin ve İl Özel İdaresi Müdürlüklerinin bünyesinde faaliyet gösteren toprak analiz laboratuvarları, destekleme ödemelerinde yetkili olabilmeleri için personel ve ekipman durumları, laboratuvar yerleşim planı ile yapılan analizlerin listesi ve yöntemlerini içeren bir dosya ile TRGM’e başvurmaları gerekmektedir. Başvuru dosyaları TRGM’ce oluşturulan bir komisyon tarafından incelenir, eksik görülmediği taktirde yetkilendirilir.
Valilik Olur’u ve TRGM’ce oluşturulan komisyonun yetkilendirdiği laboratuvarların yetki belgeleri TRGM tarafından düzenlenir. Denetimlerde yetkileri iptal edilen veya faaliyetine herhangi bir nedenle son veren laboratuvarların yetki belgeleri TRGM’e iade edilir.
Toprak Analizi yapmak için yetkilendirilecek toprak, sulama suyu, zemin mekaniği ve bitki analiz laboratuvarlarının yetkilendirme aşamaları ve sonrasındaki denetlemeleri ve yapılan tüm işlemlerin bilgisayar ortamında internet aracılığıyla yapıla bilmesi için çalışmalar tamamlanmak üzeredir.
“Toprak Bitki Analiz Laboratuvarlarının Yetkilendirme ve Denetimleri (2009-1) Genelgesi” nin güncellenmesi çalışmaları devam etmekte olup yakın bir zamanda “Toprak Bitki Analiz Laboratuvarlarının Yetkilendirme ve Denetimleri Genelgesi (2013-1)” adıyla yürürlüğe girecektir.
Yıllar |
Yapılan Analiz Sayısı (toprak) |
2006 |
1649 |
2007 |
5282 |
2008 |
3332 |
2009 |
7472 |
2010 |
3603 |
2011 |
2463 |
2012 |
2777 |
2013 |
269 |
TOPLAM |
26847 |