Su Yönetimi Genel Müdürü Sayın Afire SEVER, Anadolu Ajansına verdiği röportajda, kuraklığa karşı her alanda risk yönetiminin yapılmasının önem arz ettiğine dikkat çekti. Türkiye'nin son dönemde kuraklıkla mücadele ettiğini belirterek, "Bu afete dönüşmeden önce risk yönetimini sadece tarımda değil, sanayide de bireysel kullanımlarda da her alanda yapıyor olmamız lazım." dedi.
Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Sayın Afire SEVER; suyun enerji, gıda ve doğal ekosistem bağlamında ele alınması gereken ve ikamesi olmayan bir kaynak olduğunu söyledi.
Bu kapsamda, tüm paydaşlarla su yönetimi sisteminin kurulması gerektiğini dile getiren Sayın SEVER, Su Yönetimi Genel Müdürlüğü olarak üst ölçekte politika ve stratejiler oluşturduklarını, su yönetimine esas mevzuatı hazırladıklarını ifade etti.
Sayın Genel Müdür Afire SEVER, Ulusal Su Kurulunun 81 ilde İl Su Kurulu, 25 havzada da Havza Su Kurulları oluşturmadan önce başta Avrupa Birliği (AB) ülkeleri olmak üzere birçok ülkeyi analiz ettiğini vurgulayarak, "Birçok ülkede şunu gördük ki su yönetiminde bir koordinasyonu, işbirliğini ve entegrasyonu sağlamak için birtakım platformlar oluşturulmuş. İşte biz de ülkemizde su kurullarıyla bu platformu oluşturmaya çalıştık." değerlendirmesinde bulundu.
Havza Su Kurulu toplantılarına başladıklarını, yılda iki kez de Ulusal Su Kurulu toplantısının yapıldığının bilgisini veren Sayın Afire SEVER, "Her havzamızın, her ilimizin değişen iklim şartlarında karşı karşıya olduğu riskleri çok farklı ama son dönemde kuraklıkla mücadele ediyoruz. Bu afete dönüşmeden önce risk yönetimini sadece tarımda değil, sanayide de bireysel kullanımlarda da her alanda yapıyor olmamız lazım." diye konuştu.

"Su Kaynaklarımızda 2030'a Kadar Yüzde 20 Azalma Bekliyoruz"
Su Yönetimi Genel Müdürü Sayın Afire SEVER, Türkiye'nin iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek ülkeler arasında yer aldığını, yıllık kişi başına düşen su miktarının 1.308 metreküp olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Dolayısıyla bu her geçen gün de azalıyor. Çünkü iklim değişikliği etkileriyle beraber maalesef su kaynaklarımızda 2030'a kadar yüzde 20, 2100'ün sonuna doğru da yüzde 25 azalma bekliyoruz. Şu an itibarıyla biz bu azalmayı yaşıyoruz. Yağış oranları açısından 1991 ile 2020 yıllarındakiyle bu yılın yağışlarını karşılaştırdığımız zaman örneğin, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yüzde 53 azalma olmuş. Türkiye genelinde yağışlarda yüzde 26 bir azalma var. Bu illere göre değişiyor. Örneğin, yüzde 60 ve üzerinde Şanlıurfa, Mardin ve Siirt'te. Ankara, Muğla, Manisa ve Afyon gibi illerde de yüzde 30'dan daha fazla azalma var. Antalya'da yüzde 43 azalma var."
“Türkiye'de Suyun Yüzde 77'si Tarımda Kullanılıyor"
Dünyada suyun yaklaşık yüzde 70'inin tarımda kullanıldığına, Türkiye'de bu oranın yüzde 77 civarında olduğuna işaret eden Sayın SEVER, Bakanlığın bu noktada uyum sağlamak için politika geliştirdiğini, özellikle tarla içi sulama sistemlerinde yağmurlu veya damla sulama sistemlerine geçişin çok önemli olduğunu anlattı.
Su Yönetimi Genel Müdürü Sayın Afire SEVER, geçen yıl şebekelere 7,2 milyar metreküp su verildiğini, bunun 3'te 1'inin evlere ulaşmadan şebeke kayıplarıyla yok olduğunu belirterek, "Dolayısıyla bizim teknolojiyi şebeke kayıplarının önlenmesinde de kullanıyor olmamız lazım. Verileri bilgisayar ortamında, dijital ortamda denetliyor, takip ediyor ve kontrol ediyor olmanız lazım. Bununla beraber insan kaynaklarınızı da bu yönde geliştirmeniz gerekiyor." dedi.

"Tarla İçi Sulama Sistemlerinin Modernize Edilmesi Çok Önemli"
Su verimliliği seferberliğini 2023'te başlattıklarını anımsatan Sayın SEVER, değişen iklim şartlarına göre 112 eylem planı hazırladıklarını söyledi.
Eylem planlarının içinde belediyelerin kuruluş mevzuatlarından kaynaklı ne tür görev ve sorumlulukları varsa yapılması gerekenleri sıraladıklarını bildiren Sayın Afire SEVER, şunları kaydetti:
"Şebeke kayıplarının yüzde 25'e indirilmesi bunlar arasında yer alıyor. Yine içme suyu kaynaklarının takibi, izlenmesi bunlar arasında. Çiftçi birliklerimizin, kooperatiflerimizin özellikle modern sulama sistemlerine geçmesi, kullandıkları suyu ölçmesi diğer bir tedbir. Türkiye'de yaklaşık yüzde 52 sulama randımanı var. Biz bunu ilk etapta yüzde 60'a, akabinde yüzde 65'e çekeceğiz. İsale hatlarının modern yapılması, tarla içi sulama sistemlerinin modernize edilmesi ve birtakım ölçüm sistemiyle, akıllı sistemlerle de bunların desteklenmesi çok önemli."
“Şu Anda 162 Rehber Dokümanımız Var"
Su Yönetimi Genel Müdürü Sayın Afire SEVER, duş alma sürelerinin kısaltılması gerektiğine işaret ederek, herhangi bir finansal kaynağa ihtiyaç duymadan basit tedbirlerle bireysel olarak da tarımda da suyun verimli kullanılabileceğini bildirdi.
Turizmde günlük kişi başı su kullanımının bazı günlerde 600 litreye kadar çıktığına dikkati çeken Sayın Afire SEVER, "Misafirlerimiz bireysel su verimliliği uygulamalarını, yöneticilerimiz kurakçıl peyzaj uygulamasını yapabilse bu düzeyi düşürebiliriz. Bunlara yönelik şu anda 162 rehber dokümanımız var, her bir sektöre, konuya ilişkin. Bakanlık internet sitemizde ve su verimliliği internet sitemizde yer alıyor. İşletmecilerimiz ve üreticilerimiz buralardan da daha geniş kapsamlı bilgiler alabilir." diye konuştu.
